İstanbul Diyaliz Fiyatları
Ülkemizdeki böbrek hastalarının sayısı giderek artış göstermektedir. Normalde yetişkin yaşlarda görülen hastalığın genç nesle kadar inmiş olması da ayrı bir gerçektir.
Bu nedenle her geçen gün özel diyaliz merkezlerine daha çok ihtiyaç duyulmaktadır. Çünkü hastanelerin diyaliz bölümü yeterli hasta kapasitesini sağlayamamaktadır. Hastalıkla birlikte boğuşan kişilerde tedavi fiyatını araştırmaktadır. Yapılan araştırmaya göre diyaliz tedavisi SGK’lı hastalar için devlet desteği imkânını öne çıkartmaktadır. Normal şartlarda seans fiyatları 345TL’dir. Fakat anlaşmalı İstanbul diyaliz merkezinde bu tutar yarı yarıya inmektedir. Sağlık yönünde bu rakamlar devlete yansıtılmaktadır. Hastanın SGK primleri sayesinde fiyatın önemli derece de düşmüş olması da tedaviye başlamak e sürdürmek için kolaylıktır.
İstanbul diyaliz fiyatları denildiğinde bu ortalamayı sağlayan başlıca merkezle tanışma fırsatı bulunur. Çünkü yaşanılan hayat zorlukları ve telaşı içinde insanlar sağlığını ve görmesi gereken tedaviyi de oldukça kısmaya çalışmaktadır. Fakat yaşamı devam ettirmek ve çalışabilme açısından da böbrek hastalığını tedavi ettirmek şarttır. Bu iki durum arasında denge kurmanızı sağlayan İstanbul ve Boğaziçi diyaliz şubeleri büyük kolaylık sunuyor diyebiliriz. Kullandıkları diyaliz cihazları son dönemin sağlık metoduna uygun olup hastaların kontrollü şekilde tedavi görmesini sağlamaktadır. Ayrıca sağlık personellerinin tümü böbrek hastalığı alanında uzman kişilerdir. Bu sayede donanımlı ve düzenli tedavi etkin bir şekilde sağlanmakta ve iyileşme süreci daha kısa sürelere inmektedir.
İleri evrelerde olan hastalar için daha uzun soluklu tedavi gerektiği bilinir. Çünkü diyaliz tedavisi hastanede herhangi bir sağlık sorunu vesilesiyle 1 defalık görülecek tedavi değildir. Hastanın durumuna göre birçok kontrol saptanarak seans süreci belirlenir. Genelde haftada 3 ayda 12 kez şekilde seanslar sürdürülür.
Diyaliz Tedavisinin Olumlu Yönü
Diyaliz tedavisi böbrek hastalığı için kurtuluştur. Tedavi kapsamında tek çözüm sayılır. Çünkü nakil işlemi en son evre ve hastanın yaşam mücadelesi verdiği bölüm şeklinde bilinir. Olumlu yönü ise hastanın yaşam konforu artar. İş verimliliği mümkün olur. Normal gündelik yaşamına istediği gibi devam eder. Bu sayede tedavinin katkısını her yönüyle tatmış olur. Tedavi olmayan kişiler ise günden güne çöküş yaşamaya başlar. Bu çöküş beraberinde ciddi kayıplar yaşar. İlk olarak çalışamaz hale gelir. Ardından ev içinde kendi bakımını bile yapamaz duruma gelmesi mümkündür. Çünkü bu vaziyete düşen pek çok hasta olmuştur. Kişinin fiziksel darbe aldığı kadar ruhen de acı çektiği önemli bir gerçek olarak kabul edilir.
İşe yaramaz konumda olmak veya muhtaç olma hali çok kötü bir duygudur. Kişinin kendine ve sevdiklerine yetememe hissi oldukça kötü bir şekilde yıpratır. Bu yüzden diyaliz tedavisinin her anlamda olumlu rolü olduğunu bir kez daha belirtmek gerekiyor. Bazı yerlerde diyaliz tedavisinin gerekmediği gibi söylenişler vardır. Fakat tıp alanında bu doğru değildir. Tam aksine kişiyi bile bile çukura atmaktır.
Diyaliz Tedavisi İle Hayata Dönmek
Bir önceki başlıkta belirttiğimiz gibi diyaliz tedavisi hakkında hiçbir şekilde gerçeği yansıtmayan bilgiler duymuş ya da okumuş olabilirsiniz. Fakat gerçek şu ki böbrek hastalığı diyaliz tedavisi gerektirir. Bu nedenle hayatını devam ettirmek, kendine ve sevenlerine yetebilmek isteyen kişilerin bu hastalıkta iyileşeceği tek metot diyaliz tedavisidir. Bu tedavi beraberinde hastanın günden güne iyileşmesi mümkündür. Çünkü fonksiyonunu kaybetmeye başlayan böbreğin onarılma işleminden geçtiği bilinir. Düzenli aralıklarla yapıldığı vakit hastanın hızla iyileşmesi mümkündür. Toparlanma evresinde ise hastalar yeniden ayağa kalkıp işimi yapabiliyorum gibi benzer mutluluk verici yorumlarda bulunmaktadır.