Ebubekir Kaynar :“Hasretle Çekilen Yolculuk, Memlekette Mutluluğa Dönüşüyor”

Yaz tatilini memleketlerinde geçiren gurbetçilerin yurda dönüş yolculukları devam ediyor. Sınır kapılarında kilometrelerce uzayan araç kuyrukları oluşurken, sevinçle başlayan yolculuk çoğu zaman sabırla tamamlanıyor.

Gurbetçilerin yaşadıkları sürece dikkat çeken Ebubekir Kaynar, “Gümrük kapılaHasretle Çekilen Yolculuk, Memlekette Mutluluğa Dönüşüyorrındaki yoğunluk, uzun bekleyişler gurbetçilerimizi zorluyor. Ancak aylarca beklenen memleket hasreti, aileyle geçirilen günler ve sevdiklerle buluşmanın mutluluğu bu sıkıntıları gölgede bırakıyor.” dedi.

Ekonomiye Dev Katkı: 800 Milyar Lira

Her yaz tatilinde milyonlarca gurbetçi Türkiye’ye akın ediyor. Ortalama 12 bin – 15 bin avro harcayan her gurbetçi aile, ülke ekonomisine ciddi katkı sağlıyor. Yapılan hesaplamalara göre gurbetçiler Türkiye’ye her yıl yaklaşık 800 milyar liralık bir döviz girdisi bırakıyor.

Bu süreçte yalnızca turizm değil, konaklama, ulaşım, yeme-içme, perakende ve hizmet sektörleri de büyük bir canlılık yaşıyor. Esnaf, gurbetçilerin gelişiyle işlerinin bereketlendiğini belirtirken, ülke genelinde döviz rezervlerine de önemli ölçüde katkı sağlanıyor.

Gümrük ve Araç Girişleri

Gurbetçilerin büyük bölümü memlekete özel araçlarıyla geliyor. Bu noktada en çok merak edilen sorulardan biri de “Arabamı Türkiye’de ne kadar bırakabilirim?” oluyor.

Kaynar bu konuda şu açıklamayı yaptı:

“Türkiye Gümrük Bölgesi dışında yerleşik Türk vatandaşı, çifte vatandaş veya mavi kart sahibi kişiler (emekliler dahil), taşıtlarını Türkiye’de 730 güne kadar bırakabiliyor. Yani iki yıl boyunca araçlarını burada kullanma hakkına sahipler. Bu uygulama gurbetçilerimiz için büyük kolaylık sağlıyor.”

Kaynar, araç girişlerinde evrak işlemlerinden dolayı zaman zaman uzun kuyruklar oluşabildiğini, ancak tahhütname ve gümrük prosedürlerinin düzeni sağlamak için zorunlu olduğunu da hatırlattı.

“Özlem Unutturuyor”

Kaynar, Türkiye’de geçirilen zamanın gurbetçiler için bir nefes olduğunu vurgulayarak, “Memleketin havasını solumak, anne yemeği yemek, akrabaları görmek onların en büyük mutluluğu. Giderken gözleri arkada kalsa da kalpleri umutla dolu oluyor.” ifadelerini kullandı.